📜 Danıştay Karar Künyesi
12. Daire – 2021/760 – 2024/3015 – 11.06.2024
🔎 Karar Özeti
Yurt dışında görev yapan din görevlisinin, yurt dışı görev süresi bitmeden Türkiye’ye dönüp murakıplık görevine başlama isteği hukuki değerlendirildi; yapılan başvurunun reddedilmesine dair idari işlemin hukuka uygun olduğuna karar verildi.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/760
Karar No : 2024/3015
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … adına … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Almanya … Camiinde din görevlisi olan ve bu süreçte murakıplık sınavını kazarak Manisa İli, Soma İlçesi’ne atanması sonrasında Türkiye’ye dönerek murakıplık intibak ve oryantasyon eğitimine katılan davacının, bu eğitim sırasında, beş yıllık yurt dışı görev süresi dolmadan aniden görevine başlamasının istenilmesi üzerine Türkiye’ye döndüğünü, durumunun değerlendirilmesi ile kalan süresini tamamlayabilmek için yeniden sınav şartı olmaksızın yurt dışına gönderilmesi istemiyle 29/01/2014 tarihinde yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı maaş farklarının (yurtdışı maaşı ile yurtiçi maaşı arasındaki) yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… kararıyla; murakıplık atamaları ile ilgili tercih duyurusunda “söz konusu sınavda başarılı olup yurt dışı teşkilatında geçici görevde olanların yurtdışı görevlerinin sona ermesinin ardından, daha önce tercih sonuçlarında ilan edilen yerlere atama işleminin” yapılacağına ilişkin ilan ile yurtdışında görev yapıp murakıplık sınavını kazananlar için haklı bir beklenti yaratıldığı, murakıplık görevine başlatma konusunda takdir yetkisi olmakla birlikte, bu yetkinin kullanılmasını ya da kamu görevlisinin haklı beklentisinin zedelenmesini gerektiren baskın kamu yararı olduğunu ortaya koyan bir hususun da davalı idare tarafından açıklanamadığı göz önüne alındığında, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, hukuka aykırı olduğu sonucuna varılan işlem nedeniyle, davacının maaşında oluşan kayıpların da dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, parasal hak talebinin kabulü ile işlem nedeniyle doğan maaş farklarının dava açtığı 15/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının yurt dışı görevinden kendi isteği ile ayrılarak murakıplık görevine başladığı, yurt dışı görevi bittikten sonra başlamak istese idi murakıplık kadrosuna atanma talebinin saklı tutularak münhal bulunan kadrolardan birine atamasının yapılabileceğini, yeniden sınava girip kazanması durumunda tekrar yurt dışında görevlendirilebileceğini belirterek, temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yurt dışında görev yapan personele, görev bitiminde murakıplık duyurusunda yer alan kadrolara atanma imkanı tanınmamış olsa idi bu sınava girmeyeceğini, 5 yıllık görev süresi dolmadan dönmek zorunda bırakıldığı belirtilerek, temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı “Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı” üzerine Danıştay Beşinci Dairesince devredilen dosyada, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Isparta İli, Keçiborlu İlçesi, … Camiinde uzman imam hatip kadrosunda görev yapan davacı, 05/07/2012 tarihinden itibaren Almanya Münster Stadlohn Yeni Şehzade Camiinde görevlendirilmiş, bu süreçte 27/09/2013 tarihinde ilan edilen, taşra teşkilatında münhal bulunan 350 murakıp kadrosu için açılan giriş sınavını kazanarak atanmaya hak kazanmış ve 26/02/2014 tarihli Duyuru’ya istinaden tercih yaparak Manisa İli, Soma İlçesine atanmıştır.
Davacının da aralarında olduğu bazı din görevlilerinin, murakıplık görevlerine yurt dışı görevi bitiminde başlamak istediklerini bildirmeleri üzerine, Diyanet İşleri Başkanlığının 02/05/2014 tarih ve 3879 sayılı işlemi ile hizmetin gereği ve önemi açısından yurt dışı teşkilatında geçici görevli bulunan ve murakıp olarak atanan personelin, mümkün olan en kısa sürede yeni görevlerine başlamaları, çeşitli sebeplerle geçici görevlerinin sonunda atanma talebinde bulunanların ise son uzatma sürelerinin bitiminde yeniden uzatma yapılmaksızın görevlerine başlamalarının sağlanmasının uygun görüldüğü ilgililere bildirmiş, … tarih ve … sayılı işlemiyle ise hizmetin gereği ve önemi açısından yasal süresi içinde göreve başlamayanların atamalarının iptal edileceği ve yerlerine yeni atamaların yapılacağı, ancak yurt dışı görevleri bitiminde atanmak istemeleri durumunda münhal bulunan kadrolara atanabilecekleri, ancak bu hakkın yeni bir sınav açılana kadar geçerli olacağı belirtilmiştir.
Davacının, yurt dışı görevinden ayrılarak murakıplık görevine başlamak istediğini içeren dilekçesi ile başvurması üzerine, Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonunun 23/12/2014 tarih ve 127 sayılı kararı üzerine Türkiye’ye dönerek murakıplık intibak ve oryantasyon eğitimine katılmış ve eğitim sürecinde beş yıllık yurt dışı görev süresi dolmadan murakıplık görevine başlamasının istenilmesi üzerine Türkiye’ye döndüğünü, durumunun değerlendirilmesi ile kalan süresini tamamlayabilmek için yeniden sınav şartı olmaksızın yurt dışına gönderilmesi istemiyle yaptığı başvurusunun 06/02/2015 tarih ve 4106 sayılı işlem ile reddi üzerine, bu işlemin iptali ile yoksun kaldığı maaş farklarının (yurtdışı maaşı ile yurtiçi maaşı arasındaki) yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonu tarafından yurt dışında görevlendirme” başlıklı Ek 36. maddesinde; Türk kültürünün yurt dışında tanıtılması, yayılması ve korunması, yurt dışındaki Türk vatandaşları ile soydaşların kültürel bağlarının korunması, güçlendirilmesi ve dini konularda aydınlatılması ile Türk dilinin öğretilmesi amacıyla, bu Kanun ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi personelin Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonu tarafından yurt dışında görevlendirilebileceği; bu madde uyarınca yurt dışında görevlendirilecek personelin unvanı, sayısı, nitelikleri, seçim esas ve usulleri, görev yerleri ve süreleri, izinleri, yurt dışındaki görevlerinin sona erdirilmesi ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer esas ve usullerin ise, Dışişleri, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlıkları ile Diyanet İşleri Başkanlığı ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının görüşleri ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirleneceği kurala bağlanmıştır.
657 sayılı Kanun’un anılan maddesi uyarınca 05/06/2003 tarih ve 2003/5357 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile 03/07/2003 tarih ve 25157 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonunun Çalışma Esas ve Usulleri ile Bu Komisyon Tarafından Yurtdışında Görevlendirilecek Personelin Nitelikleri ile Hak ve Yükümlülüklerinin Belirlenmesine İlişkin Karar’ın “Yurtdışında görevlendirilen personelin yurtiçi görevine döndürülmesi” başlıklı 9. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde ise, kendi isteğiyle yurtiçi göreve dönmek isteyenler hakkında Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonu tarafından en kısa sürede yurtiçi görevlerine döndürülmesine karar verileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu olayda, yurt dışı görevinde bulunan davacının görevine devam etmekte iken 2013 yılı Murakıplık Giriş Sınavında başarı olarak Manisa İli, Soma İlçesi’ne atandığı, 27/09/2013 tarihli 2013 yılı Murakıplık Giriş Sınavı Duyurusunda yurt dışında görev yapanların görev süreleri bitiminde atandıkları yerde göreve başlayacaklarına ilişkin bir ibare olmadığı, dolayısıyla davacının, söz konusu sınava girerken yurt dışı görev süresi bitiminde atandığı yerde murakıplık görevine başlayacağı yönünde bir beklenti ile sınava girmiş olamayacağı, her ne kadar davacı tarafından 26/02/2014 tarihli Tercih Duyurusunda yer alan “söz konusu sınavda başarılı olup yurt dışı teşkilatında geçici görevde olanların yurt dışı görevlerinin sona ermesinin ardından, daha önce tercih sonuçlarında ilan edilen yerlere atama işlemlerinin yapılacağı” yönündeki ibare nedeniyle sınava girildiği iddia edilmiş ise de, bu ifadenin yer aldığı duyurunun, tercih duyurusu olduğu, sonraki süreçte yurt dışında iken, davacının ve benzer durumda olan kişilerin murakıplık görevlerine yurt dışı görevi bitiminde başlamak istediklerini bildirmeleri üzerine tesis edilen … tarih ve … sayılı işlem ile … tarih ve … sayılı işlemin dava konusu edilmediği, davacının kendi isteğiyle görevinden ayrılmak istediğini bildiren dilekçesi ile başvurması üzerine Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonunun kararı üzerine Türkiye’ye döndüğü anlaşılmıştır.
Haklı beklenti kavramı, yargı kararları ve öğretide idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleri olarak tanımlanmakla birlikte; güvenin korunmasının, mevcut bir hukuki durumun dokunulmazlığı anlamında da değerlendirilmemesi gerekmektedir.
İdare Mahkemesi kararında, 26/02/2014 tarihli Tercih Duyurusunda yer alan ve yukarıda bahsedilen ibare nedeniyle sınavı kazananlarda haklı beklenti yaratıldığı belirtilmiş ise de; uyuşmazlık konusu süreç ve davacının kendi isteği ile yurt dışı görevinden ayrıldığı dikkate alındığında, bu durum haklı beklenti olarak değerlendirilemeyeceğinden, davacının yurt dışında yeniden görevlendirilmesine ilişkin başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali ve davacının parasal hak talebinin kabulü ile işlem nedeniyle doğan maaş farklarının dava açtığı 15/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali ile parasal hak talebinin kabulü ile işlem nedeniyle doğan maaş farklarının dava açtığı 15/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 11/06/2024 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.