Logo

Vekalet Ücreti Talebi Üzerine Yargıtay Kararı

📜 Yargıtay Karar Künyesi

11. Ceza Dairesi – 2014/7731 – 2014/10747 – 02.06.2014


🔎 Karar Özeti

Sanık avukatının beraat nedeniyle vekalet ücreti talebi üzerine yapılan incelemede, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildi. Diğer sanık hakkındaki mahkumiyet kararı ise zamanaşımı nedeniyle düşürüldü.


Karar İçeriği

11. Ceza Dairesi         2014/7731 E.  ,  2014/10747 K.


    İçtihat Metni

    MAHKEMESİ  :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : 1-Sanık … hakkında; beraat 2-Sanık … hakkında; mahkumiyet1-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanık müdafiinin, beraat hükmü nedeniyle vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz istemiyle sınırlı olarak yapılan incelemede ;1136 sayılı Kanun’un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına “sanık … kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.200 TL vekalet ücretinin hazineden alınıp sanığa verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve sanık lehine olan 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle tabi olduğu aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 02.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Paylaş:

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir