📜 Danıştay Karar Künyesi
4. Daire – 2024/2124 – 2024/4536 – 09.09.2024
🔎 Karar Özeti
Tepebaşı Belediye Başkanlığı tarafından verilen ekmek satış izni reddine ilişkin dava sonucu, Danıştay Dördüncü Dairesi’nin başvuruyu kabul ederek, Bölge İdare Mahkemesi kararını bozmasına karar verdi.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2024/2124
Karar No : 2024/4536
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av….
İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Eskişehir ili, Tepebaşı İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, No:… adresinde “unlu mamüller imalat ve satış” ruhsatlı işyerinde ekmek satışı izni verilmesi talebiyle yapılan başvurunun Tepebaşı Belediyesi Zabıta Uygulama Yönetmeliği’nin 47. maddesinin 2. fıkrası uyarınca “ekmek satışının yalnızca bakkal ve marketlerde yapılabileceği” yönüdeki hükmü uyarınca reddine ilişkin Tepebaşı Belediye Başkanlığının … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; unlu mamul üretimi yapan fırınların da ekmek fırınlarının ve fırınların tabi olduğu hükümlere tabi tutulmasına ilişkin düzenlemeden hareketle, ana faaliyet konusu pasta-börek-tatlı imal ve satışı olan davacıya ait iş yerinde ayrıca ekmek satışına izin verilmesi istemiyle yapılan başvurunun, anılan işyerinin “fırından başka yer” olarak nitelendirilmesi suretiyle reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; ekmek fırınlarının ekmek imalatına ilişkin belirtilen özelliklere sahip olması gerekmekte olup davacının ruhsatının ise pasta, tatlı, börek, imal ve satışına ilişkin olup ekmek fırını olmayacağı açık olduğundan, Tepebaşı Belediyesi Zabıta Uygulama Yönetmeliği hükmü uyarınca, belirtilen ürünlerin imal ve satışı dışında ekmek satışına izin verilmemesine yönelik işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek, davalı idarenin istinaf isteminin kabulüne, İdare Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Dördüncü Dairesinin 08/11/2023 tarih ve E:2023/6933, K:2023/6079 sayılı kararıyla “davacının ekmek satışına yönelik başvurusunun, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekirken, Zabıta Uygulama Yönetmeliği uyarınca incelemesinde hukuka uygunluk görülmediği” gerekçesiyle bozulması üzerine, İdare Dava Dairesince bozmaya uyularak, istinaf başvurusunun belirtilen gerekçe ile reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik ve Zabıta Uygulama Yönetmeliğine göre gerçekleştirilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 3. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.” hükmüne, 4. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu hâlde bölge idare mahkemesi işin esası hakkında yeniden bir karar verir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Temyizen verilen karar üzerine yapılacak işlem” başlıklı 50. maddesinin 2. fıkrasında, “Temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine ilgili merci, dosyayı öncelikle inceler ve varsa gerekli tahkik işlemlerini tamamlayarak yeniden karar verir.
” hükmüne, 3. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesi, Danıştayca verilen bozma kararına uyabileceği gibi kararında ısrar da edebilir.
” kuralına yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen Kanun hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesi tarafından yapılan inceleme neticesinde, ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun bulunması durumunda istinaf başvurusunun reddine, hukuka uygun bulunmaması halinde ise istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verileceğinin, bu halde işin esası hakkında Bölge İdare Mahkemesince karar verileceğinin, bu karara karşı temyiz incelemesi sonucunda verilen bozma kararı üzerine ise ilgili merci tarafından dosyanın öncelikle inceleyerek ve varsa gerekli tahkik işlemleri tamamlanarak yeniden karar verileceğinin kurala bağlanmış olduğu görülmekte olup, Danıştayın temyiz incelemesi sonucunda verdiği bozma kararı üzerine bölge idare mahkemesinin vereceği kararlar ile istinaf aşamasında bölge idare mahkemesinin vereceği kararların farklı usullere ve sonuçlara bağlandığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Bölge İdare Mahkemesince, istinaf incelemesi neticesinde Mahkeme kararının hukuka uygun bulunmayarak istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak işin esası hakkında karar verilmesi halinde ilk derece Mahkemesi kararının hukuki varlığını kaybetmiş olması nedeniyle Danıştay’ın bozma kararına uyulması üzerine yeniden yapılan yargılamanın istinaf incelemesi niteliğinde olmadığı dikkate alındığında, hüküm mahkemesi sıfatıyla uyuşmazlığı sona erdirecek bir karar vermesi gereken Bölge İdare Mahkemesince ortada geçerli ve sonuç doğurabilir nitelikte bir ilk derece Mahkemesi kararı olduğu kabul edilerek istinaf başvurusunun reddi yolunda karar verilmesi usul ve hukuka uygun olmayacaktır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddi yolunda verilen … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Dördüncü Dairesinin 08/11/2023 tarih ve E:2023/6933, K:2023/6079 sayılı kararıyla bozulması üzerine, Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesince, bozma kararına uyularak, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun (kararda yer verilen gerekçe ile) reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda, bozma kararına uyan Bölge İdare Mahkemesi İdare Dava Dairesince, uyuşmazlığı sona erdirecek bir karar verilmesi gerekmekte olup, ortada geçerli ve sonuç doğurabilir nitelikte bir ilk derece Mahkemesi kararı olduğu kabul edilerek istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 09/09/2024 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyu ile karara katılmıyorum.