📜 Yargıtay Karar Künyesi 2. Hukuk Dairesi – 2013/7012 – 2013/10851 – 17.04.2013 🔎 Karar Özeti Temyiz edilen hükmün iş yerinde yapılan tebligatın geçersizliğine ve davanın Aile Mahkemesinde görüşülmesi gerektiğine dair karar verilmiştir. Karar İçeriği 2. Hukuk Dairesi 2013/7012 E. , 2013/10851 K. İçtihat Metni MAHKEMESİ :Buldan Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :08.11.2000 NUMARASI :Esas no: […]
Devamını OkuGünümüzde ticari ilişkilerde sıklıkla karşılaşılan bedelsiz senedi kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 156. maddesinde düzenlenmiştir. Bu suç, ödenmiş ya da kısmen ödenmiş bir senedin, alacaklı tarafından haksız bir şekilde kullanılması durumunda meydana gelir. Hem hukuk hem de ceza yargılamasında özel öneme sahip olan bu suç türü, özellikle kambiyo senetlerinin (çek, poliçe, bono gibi) kötüye kullanılmasını […]
Devamını OkuHukuk sisteminde teşhis ve yüzleştirme işlemleri, suç soruşturmalarının temel adımlarından birini oluşturur. Bu işlemler, şüpheli veya sanığın kimliğinin tespit edilmesi ve suçun gerçek failinin belirlenmesi amacıyla yapılmaktadır. Teşhis, mağdur veya tanıkların, şüpheli veya sanığın kendisi veya fotoğrafı aracılığıyla kimliğini belirlemesi sürecidir. Yüzleştirme ise, ifadeler arasındaki çelişkileri gidermek amacıyla tanıkların veya şüphelilerin bir araya getirilerek ifadelerinin […]
Devamını OkuCeza Muhakemesi Kanunu (CMK), şüpheli veya sanık ile belirli kişiler arasında geçen özel mektup ve belgelere elkonulamayacağını düzenleyen önemli maddelerden biri olan 126. maddeyi içerir. Bu madde, tanıklıktan çekinme hakkına sahip olan kişilerle şüpheli veya sanık arasındaki yazışmaların korunmasını amaçlar. Bu koruma, adalet sisteminin doğru işleyişi için hayati öneme sahiptir. CMK’nın 126. maddesi, kişisel hakların […]
Devamını OkuDevlete karşı savaşa tahrik suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 304. maddesinde düzenlenmiş olup, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğine karşı ciddi bir tehdit olarak kabul edilir. Bu suç, yabancı devlet yetkililerini Türkiye’ye karşı savaş açmaya veya hasmane hareketlerde bulunmaya tahrik etmek veya bu amaca yönelik olarak yabancı devlet yetkilileri ile işbirliği yapmak şeklinde işlenebilir. Hukukun korumaya çalıştığı asıl değer, […]
Devamını OkuHukuk pratiğinde adli tatil dönemi, dava ve işlemlerin süreçlerini etkileyebilen önemli bir zaman dilimidir. Hukuk Muhakameleri Kanunu (HMK) Madde 104, adli tatilin sürelere etkisi konusunda net bir düzenleme getirir. Bu düzenleme, adli tatil dönemine denk gelen sürelerin nasıl işleyeceğini açıklar. Gündelik hayatta karşılaşılan birçok hukuki işlem ve davanın süreçlerinde adli tatilin rolü büyüktür. Bu yazıda, […]
Devamını OkuGünümüzde hayvan sahiplerinin sorumlulukları, hayvanların başkalarına zarar verme potansiyeli taşıdığı durumlarda daha da önem kazanmaktadır. Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 177. maddesi, hayvanların tehlike yaratabilecek şekilde serbest bırakılmasını suç olarak tanımlamaktadır. Bu düzenleme, hayvan sahiplerinin gözetim ve kontrol sorumluluklarını hatırlatırken, ihmal veya dikkatsizlik sonucu meydana gelebilecek zararların önlenmesi amacını taşır. Bu içerikte, hayvanların tehlike yaratabilecek şekilde […]
Devamını Oku📜 Yargıtay Karar Künyesi 17. Hukuk Dairesi – 2015/351 – 2015/2258 – 09.02.2015 🔎 Karar Özeti Asliye Hukuk Mahkemesi Kararının Yargıtay Tarafından Bozulması ve Karar Düzeltme Talebinin Reddi Karar İçeriği 17. Hukuk Dairesi 2015/351 E. , 2015/2258 K. İçtihat Metni Davacı … ile davalılar …., …, …, …, … ve … arasındaki dava hakkında … […]
Devamını OkuHukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 142. maddesi, özellikle ön inceleme duruşması sonrasında hak düşürücü süreler ve zamanaşımı gibi önemli sürelerin nasıl ele alınacağını düzenler. Bu madde, dava süreçlerinin daha etkin ve adil bir şekilde işlemesini sağlamak amacıyla tasarlanmıştır. Gerekçesi ve Yargıtay kararlarına bakıldığında, sürelerin doğru yönetilmesinin hukuki uyuşmazlıkların çözümünde kritik bir rol oynadığı görülmektedir. Bu içerikte, […]
Devamını OkuYargı süreçlerinin adil ve tarafsız bir şekilde yürütülmesi, hukukun temel prensiplerinden biridir. Ancak bazı durumlarda, yargı görevi yapan kişiler, bilirkişiler veya tanıklar üzerinde baskı kurarak, davanın sonucunu etkilemeye çalışan kişiler olabilir. Türk Ceza Kanunu’nun 277. maddesi, bu tür eylemleri ‘Yargı Görevi Yapanı, Bilirkişiyi veya Tanığı Etkilemeye Teşebbüs Suçu’ olarak tanımlar ve ciddi yaptırımlar öngörür. Bu […]
Devamını Oku