Logo

İş Hukukunda Dinlenme Süresi İhlalleri ve İşçinin Haklı Fesih Hakkı

4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili yönetmeliklerde, işçilerin çalışma koşulları, dinlenme süreleri ve fazla mesai düzenlemeleri açıkça belirtilmiştir. Bu düzenlemeler, işçinin fiziksel ve psikolojik sağlığını korumayı amaçlarken, işverenlerin yükümlülüklerini de net bir şekilde ortaya koyar. Ancak, dinlenme sürelerinin ihlal edilmesi veya fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi gibi durumlar, işçinin iş akdini haklı nedenle feshetme hakkını doğurur.

Dinlenme Süresi Nedir?

4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. ve 69. maddeleri ile Postalar Halinde İşçi Çalıştırma Yönetmeliği’nin 9. maddesi, işçinin günlük çalışma saatleri ve dinlenme süreleri hakkında düzenlemeler içermektedir:

  • Günlük Çalışma Süresi: Bir işçinin günlük çalışma süresi, en fazla 11 saat olabilir.
  • Posta Değişiminde Dinlenme Süresi: Vardiyalı çalışma sisteminde, işçiye bir vardiyadan diğerine geçmeden önce en az 11 saat dinlenme süresi verilmesi zorunludur.
  • Gece Çalışmaları: Gece vardiyasında çalışma süresi, 7,5 saati aşmamalıdır.

İşverenin Yükümlülükleri

  1. Dinlenme Süresi Tanıma Zorunluluğu: İşveren, vardiya düzenlemelerinde işçiye en az 11 saatlik dinlenme süresi sağlamakla yükümlüdür. Bu süreye uyulmadığı takdirde, işçinin fiziksel ve zihinsel sağlığı tehlikeye atılabilir.
  2. Fazla Mesai Ücretlerinin Ödenmesi: İş Kanunu’nun 24/II-e maddesi, işçiye yapılan fazla çalışmalar karşılığında ücret ödenmemesi durumunda işçinin iş akdini haklı nedenle feshetme hakkı tanır.

Dinlenme Süresi İhlalleri ve Haklı Fesih

Dinlenme süresinin ihlal edilmesi durumunda, işçi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II. maddesi gereğince iş akdini haklı nedenle feshedebilir. Bu haklı fesih, işçiye kıdem tazminatı gibi haklarını talep etme hakkı sağlar. Ancak, fesih hakkının kullanımı ile ilgili bazı önemli hususlar vardır:

  1. Sürekli İhlaller: İşveren tarafından yapılan dinlenme süresi ihlalleri, sürekli bir nitelik taşıyorsa, işçi bu ihlalleri öğrendiği her durumda haklı fesih hakkını yeniden kazanır. Yargıtay kararları, sürekli ihlal durumlarında hak düşürücü sürenin uygulanmayacağını belirtmiştir.
  2. Delillerin Önemi: İşçi, dinlenme süresi ihlalleri veya fazla mesai ücretlerinin ödenmediğine dair iddialarını somut delillerle desteklemelidir. Puantaj kayıtları, otomasyon sistemi verileri, işyeri belgeleri ve tanık beyanları bu bağlamda önem taşır.

Yargıtay İçtihatları

Yargıtay, dinlenme sürelerine riayet edilmemesi ve fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi durumlarında işçinin haklı fesih hakkına sahip olduğunu açıkça ortaya koymuştur.

Hak Düşürücü Süre

İş Kanunu’nun 26. maddesi, haklı fesih hakkının olayın öğrenilmesinden itibaren 6 iş günü içinde kullanılması gerektiğini belirtir. Ancak, sürekli ihlallerde bu süre her yeni ihlalin öğrenildiği anda yeniden işlemeye başlar. Yargıtay’ın bu konuda verdiği kararlar, işçilerin haklarının korunması açısından önemlidir.

Sonuç

Dinlenme sürelerine uyulmaması veya fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi, işçinin hem sağlığını hem de maddi haklarını doğrudan etkiler. İşverenler, çalışma düzenlemelerinde İş Kanunu ve ilgili yönetmeliklere uygun hareket etmek zorundadır. Aksi halde, işçi haklı fesih hakkını kullanarak kıdem tazminatı ve diğer alacaklarını talep edebilir.

Eğer işvereninizle benzer bir sorun yaşıyorsanız, haklarınızı korumak için hukuki destek almanız önemlidir. Uzman avukatlarımız, iş hukuku alanındaki deneyimleriyle yanınızda olacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir