📜 Danıştay Karar Künyesi
4. Daire – 2023/5141 – 2024/5707 – 15.10.2024
🔎 Karar Özeti
Belediyenin Hüküm Ve Tasarrufundaki Taşınmazlar İçin Ecrimisil İstemi Hakkında Danıştay Kararı
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2023/5141
Karar No : 2024/5707
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediyesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Hatay ili, İskenderun ilçesi, … Mıntıkası, … ve … parsel sayılı taşınmazların otopark ve park alanı olarak davacı şirket tarafından 27/06/2011 – 27/06/2016 tarihleri arasındaki dönemde fuzulen işgal edildiğinden bahisle 900.000,00-TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile bu işlemin dayanağı … tarih ve … sayılı encümen kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca belediye sınırları içinde kapanmış yollarla yol fazlalarının belediye namına tescil olunacağı hükmü ile ecrimisilin ancak Devletin veya belediyelerin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz malların fuzulen işgal edilmesi nedeniyle istenebilecek olması birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihler itibariyle henüz davalı idare adına tescilinin yapılmadığı, kamunun yararlanmasına sunulan yerler ile tescil harici yerlerin ise Devletin (Hazinenin) hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup, bu yerlere ilişkin ecrimisil işlemlerinin Maliye Hazinesi / Defterdarlıklar eliyle yürütülebileceği de dikkate alındığında, henüz resmi olarak hüküm ve tasarrufu altında bulunmayan ecrimisile konu taşınmazların fuzulen işgal edildiği gerekçesiyle tesis etmiş olduğu dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Ecrimisile konu dava konusu işgal edilen alanın yaklaşık olarak 4.800 metrekare civarında olduğu ve bu alanın davacı tarafça hastane otoparkı ve cafe olarak kullanıldığı, ecrimisil bedelinin yürürlükte bulunan Tebliğ hükümleri uyarınca hesaplandığı, ecrimisil istenmesi aşamasında fuzuli şagilin kusurlu olup olmadığı veya taşınmazdan yararlanıp yararlanmadığının araştırılması yükümlülüğünün bulunmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İşgal edilen alanın halkın kullanımında bulunduğu ve bahsi geçen alanda herhangi bir işgal faaliyetinin söz konusu olmadığı, ecrimisil miktarının hesabında yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinin dikkate alınmadığı ve miktarın hangi kriterler dikkate alınmak suretiyle hesaplandığının anlaşılamadığı belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle 75. maddesinde, “Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9 uncu maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, idareden taşınmaz ve değerleme konusunda işin ehli veya uzmanı üç kişiden oluşan komisyonca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere tespit ve takdir edilecek ecrimisil istenir. Ecrimisil talep edilebilmesi için, Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olması gerekmez ve fuzuli şagilin kusuru aranmaz.” hükmüne yer verilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. maddesinde; belediye mallarına karşı suç işleyenlerin Devlet malına karşı suç işlemiş sayılacağı, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesi hükümlerinin belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağı kuralına yer verilmektedir.
2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 21. maddesinde; köy ve belediye sınırları içinde kapanmış yollarla yol fazlalarının köy veya belediye namına tescil olunacağı hükmü yer almaktadır.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Kamuya ait gayrimenkuller” başlıklı 11. maddesinde, “İmar planlarında; meydan, yol, su yolu, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait gayrimenkuller ile askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin edilir. Ancak, bu yerlerin üzerinde bina bulunduğu takdirde, arsası hariç yalnız binanın halihazır kıymeti için takdir edilecek bedel ödenir. Bedeli ve ödeme şekli taraflarca tespit olunur. Bu suretle maledilen arazi ve arsalar belediye veya özel idare tarafından satılamaz ve başka bir maksat için kullanılamaz. Bu hususta tapu kütüğünün beyanlar hanesine gerekli şerh konur.” hükmü yer almaktadır.
2886 sayılı Kanun’un 74. maddesine istinaden çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinde, “ecrimisil”, Hazine taşınmazının, İdarenin izni dışında gerçek veya tüzel kişilerce işgal veya tasarruf edilmesi sebebiyle, İdarenin bir zarara uğrayıp uğramadığına veya işgalcinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın İdarece talep edilen tazminat; “fuzuli şagil” ise, kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, Hazine taşınmazının zilyetliğini, yetkili idarenin izni dışında eline geçiren, elinde tutan veya her ne şekilde olursa olsun bu malı kullanan veya tasarrufunda bulunduran gerçek veya tüzel kişiler olarak tanımlanmıştır.
Anılan Yönetmelik hükümlerine dayanılarak çıkarılan 20/08/2011 tarih ve 28031 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle 20/08/2011 tarihinde yürürlüğe giren 336 Sıra No’lu Milli Emlak Genel Tebliği’nin “Ecrimisilin Tespit ve Takdir Edilmesi” başlıklı 5. maddesinin 3. fıkrasında, “Hazine taşınmazlarının gerçek veya tüzel kişilerce işgale uğradığının tespit edilmesi hâlinde; tespit tarihinden itibaren onbeş gün içinde taşınmaz tespit tutanağına dayanılarak bedel tespit komisyonunca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere, tarımsal amaçlı kullanımlar ile belediye ve mücavir alan sınırları dışında gelir getirici unsur taşımayan kullanımlar için taşınmazın emlak vergisine esas asgari değerinin yüzde birbuçuğundan; belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve planlı alanlarda tarım dışı kullanımlar için ise taşınmazın emlak vergisine esas asgari değerinin yüzde üçünden az olmamak üzere ecrimisil tespit ve takdir edilir.” 5. fıkrasında ise “Emlak vergisine esas asgari metrekare birim değeri belirlenmemiş olan Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerler için ecrimisil tespit ve takdirinde, birim değeri belirlenen en yakın emsal taşınmazın emlak vergisine esas metre kare birim değeri dikkate alınır.” hükümleri yer almıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden; Hatay ili, İskenderun ilçesi, … Mıntıkası, … ve … sayılı parseller arasında bulunan yaklaşık 4800 metrekarelik alanın, davalı idarenin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu ve davacı şirket tarafından kullanıldığının 27/06/2016 günü davalı idare görevlilerince tutulan taşınmaz tespit tutanağı ile tespit edildiği gerekçesiyle bu kulanım sebebiyle … tarih ve … sayılı encümen kararı ile davacı şirketten ecrimisil talep edilmesinin ve bu amaçla gerekli iş ve işlemlerin yürütülebilmesi için kıymet takdir komisyonu kurulmasının kararlaştırıldığı, aynı zamanda idarece İskenderun İlçesi’nde serbest olarak faaliyet yürüten emlakçılardan dava konusu parsellerin aylık kira bedellerinin sorulduğu, yapılan bu emsal araştırması neticesinde düzenlenen 02/08/2016 tarihli komisyon kararı ile taşınmazların bir aylık kira bedellerinin 15.000 TL, bir yıllık kira bedellerinin ise 180.000 TL olacak şekilde hesaplandığı, hazırlanan bu komisyon raporunun encümene havalesi neticesinde alınan, dava konusu … tarih ve … sayılı encümen kararı ile komisyonca belirlenen emsal aylık ve yıllık kira bedellerinin kabul edildiği, bu karara istinaden dava konusu ecrimisil ihbarnamesinin düzenlenmesi üzerine bu işlemlerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bakılan olayda; İdare Mahkemesinin 30/12/2016 tarihli ara kararı üzerine davalı idarece cevaben gönderilen bilgi ve belgelerden; ecrimisil ihbarnamesine konu olan yerin kamuya terkli alan olduğu, şuan için belediyenin tasarrufunda olduğu, Tapu Kanunu’nun 21. maddesi kapsamına giren yerlerden olduğu, ilgili yerin önceki imar planında yol ve park olarak planlandığı fakat şuan ki Uygulama İmar Planında sağlık tesisi alanı olarak planlandığı, söz konusu yerin tescilli hale dönüştürülmesi için İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’ne … tarih ve … sayılı yazı ile başvuruda bulunulduğu ve işlemin sonucunun beklenildiğinin belirtildiği görülmektedir.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca imar plânlarında umumi hizmetlere ayrılan, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 11. maddesinde sayılan (otopark, yol … gibi) yerlerin belediyelerin hüküm ve tasarrufuna girdiği tarihten itibaren, bu yerleri kullanan işgalcilerden 5393 sayılı Kanun’un 15. ve 2886 sayılı Kanun’un 75. maddelerine istinaden belediyeler tarafından ecrimisil istenilebileceği açıktır.
Buna göre; 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun yukarıda aktarılan 21. maddesi uyarınca belediye sınırları içinde kapanmış yollarla yol fazlalarının belediye namına tescil olunacağı hükmü ile ecrimisilin ancak Devletin veya belediyelerin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz malların fuzulen işgal edilmesi nedeniyle istenebilecek olması karşısında, 2644 sayılı Kanun’un 21. maddesi kapsamına giren yerlerden ve belediyenin tasarrufunda olduğu hususu tartışmasız olan dava konusu parsellerde fuzuli şagil olduğu sabit olan davacıdan ecrimisil istenebileceği açık olup, Mahkemece, dosyada bulunan bilgi ve belgeler ile birlikte tarafların iddiaları da gözönünde bulundurularak, gerekirse mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle davalı idarece tespit edilen işgal alanının ve hesaplanan ecrimisil bedelinin Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik’in 85. maddesiyle 336 sayılı Milli Emlak Tebliği’nin 5. maddesi uyarınca hukuka uygun olup olmadığının saptanması ve bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, aksi yönde verilen mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesinin temyize konu kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 15/10/2024 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.