Logo

Karşılıksız Yararlanma Suçu Hakkında Yargıtay Kararı

📜 Yargıtay Karar Künyesi

13. Ceza Dairesi – 2015/4513 – 2017/10654 – 16.10.2017


🔎 Karar Özeti

Bir işyerinin sahibi ve çalışanının karşılıksız yararlanma suçundan mahkumiyeti Yargıtay tarafından bozuldu. Karar incelenirken zarar miktarının tazmin edilip edilmediği ve hükümlülere verilen cezaların ertelemesinin gerekliliği hukuki açıdan tartışıldı.


Karar İçeriği

13. Ceza Dairesi         2015/4513 E.  ,  2017/10654 K.


    İçtihat Metni

    MAHKEMESİ  :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Karşılıksız yararlanmaHÜKÜMLER : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:1-Sanık … hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde; Sanık …’un işyerinin sahibi sanık …’in yeğeni olduğu ve işçi olarak çalıştığının ifadeler ile sabit olması karşısında; sanığın atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık … ‘in ve katılan vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,  2-Sanık …’in hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde;a-Sanığa, bilirkişi raporunda bildirilen zarar miktarı yerine kurumun zararını gidermesinin ihtar edilmesi karşısında; 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, “bilirkişi tarafından belirlenen normal tarifeye göre vergiler dahil, cezasız kaçak kullanım bedeli olan 2.375,58 TL zararı gidermesi halinde 6352 sayılı Yasanın Geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,b-Kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi halinde sanık … hakkında; 5237 sayılı TCK’nın 53/1. madde ve fıkrasının aynı yasanın 53/4.madde ve fıkrası uyarınca uygulanamayacağının gözetilmemesi, c-Mahkumiyet kararı verildiği halde kendisini avukat ile temsil ettiren katılan lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve katılan vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.10.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Paylaş:

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir