📜 Danıştay Karar Künyesi
6. Daire – 2021/10697 – 2023/9298 – 12.12.2023
🔎 Karar Özeti
Temyiz eden belediye başkanlığı, bölge idare mahkemesi kararının iptali istemiyle Danıştay’ya başvurmuş. Danıştay Altıncı Dairesi, planların tümünün iptaline karar verilmesinde hukuka uygunsuzluk olduğunu belirterek kararı bozmuştur.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/10697
Karar No : 2023/9298
TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): … Genel Müdürlüğü Adına … Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Artvin ili, Merkez, … Mahalle, … ada, … sayılı parseli kapsayan alana ilişkin … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararıyla onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı revizyonu ve … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonunun iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Mahkemenin E:… sayılı dosyasında dava konusu planlara ilişkin alınan ek bilirkişi raporu ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, ağaçlandırılacak alanların yapılaşmaya konu edildiği, nazım imar planında belirlenen projeksiyon nüfusun uygulama imar planında aşıldığı, nüfus artışı yapılırken imar mevzuatı gereği öngörülen nüfus için ayrılması gerekli sosyal donatı alanları ile teknik altyapı alanlarının ayrılmadığı anlaşılmış olup, plan ana kararları ile planlama sahasının bütününe ilişkin olarak ortaya konulan aykırılıklardan dava konusu parselin de etkileneceği ve planın tümünün iptal edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davanın parsel bazlı açılmasına rağmen planların tümünün iptaline karar verilmesinin yerinde olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Uyuşmazlıkta, mahkemece başka bir davacı tarafından açılan davada alınan ek bilirkişi raporunda yer alan plan bütününde teknik ve sosyal donatı standartlarının sağlanamadığı tespitlerine dayanılarak planların tümünün iptaline karar verilmişse de davanın sosyal donatı alanı olarak planlanan taşınmazın konut alanı olarak planlanması gerektiğinden bahisle açıldığı anlaşıldığından, parsel bazlı açılan bu davada başka bir dosyada alınan ve taraflara tebliğ edilmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak planların tümünün iptaline karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Bu durumda, taşınmaza getirilen fonksiyonun şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı yönünden gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Artvin ili, Merkez, … Mahalle, … ada, … sayılı parsel … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararıyla onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı revizyonu ve … tarih ve … sayılı belediye meclisi kararıyla onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu ile park alanı olarak belirlenmiştir.
Davacı tarafından, taşınmazın konut alanı olarak belirlenmesi gerektiğinden bahisle planlara yapılan itirazın reddi üzerine görülmekte olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 5. maddesinde nazım imar planı; varsa bölge planlarının mekâna ilişkin genel ilkelerine ve varsa çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklüklerini, nüfus yoğunlukları ve eşiklerini, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, plan hükümleri ve raporuyla beraber bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 25. maddesinde, imar planlarının ihtiyaca cevap vermediği veya uygulamasının mümkün olmadığı durumlar ile üst kademe plan kararlarına uygunluğunun sağlanması amacıyla planın tamamının veya plan ana kararlarını etkileyecek bir kısmının yenilenmesi için bu Yönetmelikte belirtilen ilke, esas ve standartlara uygun olarak imar planlarında revizyon yapılabileceği hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, mahkemece başka bir davacı tarafından açılan davada alınan ek bilirkişi raporunda yer alan plan bütününde teknik ve sosyal donatı standartlarının sağlanamadığı tespitlerine dayanılarak planların tümünün iptali gerektiği, söz konusu aykırılıklardan dava konusu parselin de etkileneceği sonucuna varılarak iptal kararı verilmişse de davanın sosyal donatı alanı olarak planlanan taşınmazın konut alanı olarak planlanması gerektiğinden bahisle açıldığı, parsel bazlı açılan bu davada başka bir dosyada alınan ve taraflara tebliğ edilmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak dava konusu istemle ilgisi olmayan iptal sebeplerinin dikkate alınması suretiyle planların tümünün iptaline karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu durumda, taşınmaza getirilen fonksiyonun şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olup olmadığı yönünden gerekirse keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 12/12/2023 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.