📜 Danıştay Karar Künyesi
İdare Dava Daireleri Kurulu – 2022/3262 – 2024/168 – 01.02.2024
🔎 Karar Özeti
FETÖ ile iltisak ve irtibatı olan davacının meslekten çıkarılma kararıyla ilgili Danıştay Beşinci Dairesi’ne yapılan temyiz başvurusu reddedildi.
Karar İçeriği
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/3262
Karar No : 2024/168
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 29/09/2021 tarih ve E:2017/6741, K:2021/2805 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin, 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4(8)b maddesi ile değişik, 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin, aynı KHK uyarınca oluşturulan Komisyonun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 29/09/2021 tarih ve E:2017/6741, K:2021/2805 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde, davacının 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (6749 sayılı Kanun), 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4(8)b maddesi ile değişik, 3/1. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğu iddiası ise ciddi görülmeyerek işin esasına geçilmiş; “Maddi Olay ve Hukuki Süreç” ile “İlgili Mevzuat”a yer verilmiş; “Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç”, “667 sayılı KHK Uyarınca Oluşturulan Komisyonun Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı”, “FETÖ’nün Askeri Yargı Yapılanmasına İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler”, “Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü”, “Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği” başlıkları altında genel; “Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi” başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
Davacı hakkındaki beyanları ve davacının kendi beyanları yönünden, tanık ifadesi ile davacının kendi beyanlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde, davacının FETÖ ile irtibat ve iltisak içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Sıkıyönetim mahkemesi görevlendirmeleri yönünden, diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde beyanlarına itibar edilmeyen davacının, 5.P. EĞT. TUG. K.LIĞI Askeri Savcılığı ve Sivas Sıkıyönetim Askeri Savcılığında Yardımcı Askeri Savcı olarak görevlendirilmiş olmasının, örgüt ile olan iltisakı ve irtibatını ortaya koyduğu sonucuna varıldığı,
Ankesörlü/sabit hat telefon görüşmesi kaydı yönünden, Dairelerinin 20/01/2021 tarihli ara kararına cevaben Emniyet Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı ekinde sunulan, davacıya ilişkin ankesör/büfe sorgu raporunun incelenmesinden, aranma tarihinde davacının kendi adına kayıtlı ve kullanımında olan … nolu GSM hattının Ankara ve Sivas illerinde bulunan (8) ayrı ankesörlü telefondan, 06/04/2014 – 05/10/2015 tarihleri arasında toplam (34) kez arandığı, bu aramalarda M.B., T.Ö., F.T., H.Ö., T.G ve M.Y. isimli şahıslarla (19) ardışık aramasının bulunduğu; anılan GSM numarasının Sivas ilinde bulunan (2) ayrı ankesörlü telefondan 16/04/2015, 10/07/2015 ve 03/10/2015 tarihlerinde periyodik olarak arandığı; ayrıca Sivas ilinde bulunan ankesörlü telefondan aynı GSM numarasına yönelik olarak 16/04/2015 tarihinde yapılan aramalarda şifreli kaydetme yönteminin kullanıldığı; yine aranma tarihinde davacının kendi adına kayıtlı ve kullanımında olan 0 … nolu GSM hattının Ankara, Sivas ve İzmir illerinde bulunan (6) ayrı ankesörlü telefondan, 14/07/2012-04/04/2014 tarihleri arasında toplam (35) kez arandığı, bu aramalarda O.K.O., F.G., M.B., F.A., K.S., F.T. ve T.Ö. isimli şahıslarla (16) ardışık aramasının bulunduğu; anılan GSM numarasının Sivas ilinde bulunan (2) ayrı ankesörlü telefondan 14/09/2013, 29/11/2013 ve 13/02/2014 tarihlerinde periyodik olarak arandığının tespit edildiği, iletişime dair kayıtların incelenmesinden davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı ve irtibatlı olduğu sonucuna varıldığı,
Hâkimlik-Savcılık sınavlarına örgüte ait çalışma evinde hazırlanma hususu yönünden, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacının, “Ankara Emniyet Müdürlüğü KOM Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanan Fethullahçı Terör Örgütüyle bağlantılı Yurtlar ve Çalışma Evleri Hakkındaki Analiz Raporunda: …’ın örgütün sınavlar öncesi hazırlık amacıyla kullandığı Ankara’da faaliyet gösteren evlerinde kaldığı” tespitine yer verildiğinin görüldüğü, davacının örgütün yargı erkine kendisine iltisak ve irtibatlı kişileri yerleştirebilmek amacıyla oluşturduğu hâkim-savcılık sınavına hazırlık evlerinde anılan sınavlara hazırlanmış olmasının FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava dilekçesini tekrarla davaya konu işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden hukuka aykırı olduğu; davalı idare tarafından irtibat veya iltisak hâlinde bağının bulunduğu değerlendirilen darbeci FETÖ ile en küçük bir fikir veya düşünce birliği içinde olmadığına ilişkin olarak “WhatsApp” isimli akıllı telefon uygulaması üzerinden dâhil olduğu bazı gruplara 15 Temmuz gecesi atmış olduğu mesajların dökümünün dosyada mevcut olduğu, mesaj içeriklerinin ve mesajların gönderilme saatleri birlikte göz önünde bulundurulduğunda darbeye ve darbecilere karşı olduğunun görüleceği; dava konusu işlemin dayanağı olan KHK hükümlerinin Anayasa’ya aykırı olduğu; Millî Savunma Bakanının başkanlığında oluşturulan komisyon tarafından meslekten çıkarılma kararı verilmesinin hâkimlik teminatına aykırı olduğu; meslekten çıkarılma kararı öncesinde tarafına savunma hakkı tanınmadığı; meslekten çıkarılma kararında herhangi bir delil ya da somut veriden bahsedilmediği, kişiselleştirme yapılmadığı; meslek hayatında liyakate aykırı bir durumun söz konusu olmadığı, Devlet olgusunu ve Devlete olan inancını unutmadan görevini ve sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirebilme gayretinde olduğu, anayasal düzene olan sadakat yükümlülüğünü yerine getirmek için elinden geleni yaptığı, temyiz talebinin kabulünün gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, UYAP kayıtlarının incelenmesinden, Daire kararının “Maddi Olay ve Hukuki Süreç” kısmının “Davacıya İlişkin Süreç” bölümünde sözü edilen ve hükme esas alınmayan, davacının “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, istinaf başvurusu üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile “Sanık … hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan alt sınırdan bir miktar uzaklaşılarak cezanın belirlendiğinin yazılmasına karşın hüküm yerinde gerekçe kısmından farklı olarak sanığa “takdiren alt sınırdan” cezanın belirleniği gibi sanık …’ın aşamalarda etkin pişmanlık kapsamında vermiş olduğu ifadelerin dosya sanıkları F.T., İ.S. ve M.B. aleyhine delil olarak hükme esas alındığı hâlde sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçuna ilişkin etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının hüküm yerinde tartışmasız bırakılması ve bu hususun değerlendirilmek sureti ile hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi zorunluluğu” yolundaki gerekçeyle bozulduğu; bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütü üyeliği suçundan etkin pişmanlık hükümleri kapsamında neticeten 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5-6. maddesi gereğince davacı hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 26/04/2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 29/09/2021 tarih ve E:2017/6741, K:2021/2805 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 01/02/2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.